24 Şubat 2025
Basın DuyurusuDuyurularYazar Duyurusu

Sevim Belli Vefat Etti!

Yazar ve çevirmen, Sevim Belli vefat etti.
Sendikamızın değerli üyesi, kalemiyle hayata dokunan yazar Sevim Belli, aramızdan ayrıldı. Yıllar boyunca gösterdiği azim ve cesaret, sadece kendi yaşamında değil, aynı zamanda Türkiye’nin entelektüel ve siyasi sahnesinde silinmez bir iz bıraktı. Onun yaşamı; bir dönemin, bir ideolojinin ve bir mücadelenin derin izleriyle dolu bir öyküdür. Sevim Belli, kelimeleriyle ördüğü cümleler gibi, mücadele dolu bir hayatın sembolü olarak kalplerimizde yaşayacaktır.
Ailesine ve tüm sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz.

TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI 

===============================================================================

BİYOGRAFİ

BİYOGRAFİSİ

Sevim Belli, (Sevim Tarı) 1925 yılında İstanbul’un kalabalık ve canlı sokaklarında dünyaya gözlerini açtı. İçinde taşıdığı sosyalist idealizm, daha çocuk yaşlardan itibaren onun ruhuna işlemişti. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra, genç yaşında kendini dünya sahnesinde buldu. Eğitimine devam etmek üzere gittiği Amerika Birleşik Devletleri ve ardından Paris, ona sadece tıbbi bir uzmanlık değil, aynı zamanda devrimci bir kimlik kazandırdı.

1951 yılı, Sevim için dönüm noktası oldu. Berlin’de düzenlenen 3. Dünya Gençlik ve Öğrenci Festivali’nde, Türk edebiyatının büyük ustası Nâzım Hikmet ile tanıştı. Bu tanışma, onun hayatında yeni bir sayfa açtı. Türkiye Komünist Partisi (TKP) için yurt dışı ve yurt içindeki yöneticiler arasında kurye olarak görev üstlenen Sevim, cesur bir mücadelenin parçası haline geldi. Ancak bu görevi, onu İstanbul’a dönerken 36 sayfalık bir raporla yakalanmasına neden oldu. Bu rapor, TKP liderlerinin istemiş olduğu yazılı faaliyet raporuydu. Sonuç olarak, 1951 Tevkifatı’nın kıskacı altına girdi.

1957 yılında, cezaevinde tanıştığı TKP yöneticilerinden Mihri Belli ile dünya evine girdi. Ancak bu evlilik, onun hayatının sadece bir parçasıydı. 1960’lı yıllarda, Cezayir’de devrim sonrası yeni bir yaşam kurmak üzere çocuklarıyla birlikte yurt dışına çıktı. Burada, devrimle şekillenen bir topluma hekim olarak hizmet etti.

Sevim Belli, 1966’da Türkiye’ye döndüğünde, siyasi mücadeleye devam etti. TİP yönetiminin Sosyalist Devrim tezine karşı Millî Demokratik Devrim tezini savunan muhalefet hareketinde yer aldı. Bu dönemde, Marksist klasiklerin Türkçeye kazandırılmasında önemli bir rol oynadı. Her biri, onun entelektüel derinliğini ve çevirmenlik yeteneğini yansıtan eserleriyle Türk edebiyatına katkı sağladı.

Ancak mücadelesi burada bitmedi. 12 Mart döneminde tekrar tutuklandı ve üç yıl boyunca cezaevinde kaldı. Bu süreç, Sevim’in azmini daha da güçlendirdi. 12 Eylül darbesinden sonra, yurt dışına çıkma kararı aldı ve anılarını “Boşuna Mı Çiğnedik” adlı kitabında kaleme aldı. Bu eser, onun yaşamının, düşüncelerinin ve mücadelelerinin bir özeti niteliğindeydi.

Sevim Belli, sadece bir yazar değil, aynı zamanda bir çevirmen ve aktivistti. Türkçeye kazandırdığı eserler arasında Karl Marx’ın önemli metinleri ve İbn Haldun’un “Mukaddime”si gibi klasikler bulunmaktadır. Onun çevirileri, dönemin sosyalist düşüncesinin Türkiye’deki yayılımında büyük bir rol oynamıştır. Her biri, özgürlük ve adalet arayışının birer sembolü olmuş, Sevim Belli’nin mücadelesinin birer yansıması haline gelmiştir.

Anılarını “Boşuna Mı Çiğnedik” adında bir kitapta yazdı.

Türkçeye çevirdiği bazı kitaplar

 

Bağlantıyı kopyala